Artaud Tarahumaralarin yasamini dile getirirken, bizzat dogayi dile dönüstürür. Artauddan miras kalan, tamamlanmis sanat yapitlari degil, tekil bir varolus, bir düsünce poetikasi ve estetigi, kültür teolojisi ve aci cekme fenomenolojisidir. -Susan Sontag
Yazinsal modernizmin en önemli isimlerinden Antonin Artaud, ilkel bir Kizilderili kabilesi olan Tarahumaralarin arasinda yasadigi dönemde tüm yasamini, yapitini, algilama bicimlerini, farkli gelenekleri, Bati ve ötekiler arasindaki iliskileri, eril ve disil gücleri, zamani, mekani, dili, müzigi, medeniyeti, sinirlerdeki kültürü, Tanriyi yeniden kesfeder. Erotik Peyote Ayinine katilir, insan bilincinin uc noktalarini deneyimler, varlikla, gerceklikle deliligin sinirlarinda yeniden karsilasir.
Bir gün Tanridan cok uzaktim, ama asla kendi bilincimden bu denli uzak degildim ve gördüm ki, Tanri olmadan ne bilinc ne de varlik var; ve hala yasadigini sanan insan artik asla kendine dönemeyecek. Iste bu sekilde Tanriya dogru yönelerek Tarahumaralari kesfettim. -AntonIn Artaud
Artaudnun söyledikleri katlanamayacagimiz yogunluktadir. Burada her tür derinligi, yanilsamayi ve her tür umudu reddeden bir istirap konusur ama bu istirap bütün derinligi reddederek düsünceye yeni olanaklar sunar. Bu sayfalari okudugumuzda, aci cekme ile düsünmenin birbirlerine gizli baglarla baglandigini ögreniyoruz. -Maurice Blanchot
